Ankara ile sıcak temas
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) 18 Ekim’de sonuçlanan cumhurbaşkanlığı seçimleriyle birlikte yeni bir siyasi hava oluştu.
KKTC, Rum ve Yunan basını yeni dönemi Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Türkiye’ye yakın duruşu nedeniyle, “ Ankara ile sıcak temas halinde olunacak” şeklinde yorumladı. Yeni dönemin KKTC- Türkiye ilişkilerine ve Doğu Akdeniz’deki sıcak gelişmelere nasıl yansıyacağı merak edilirken Rum-Yunan ittifakının Türkiye karşıtı provokatör hamleleri seçim sonrasında daha da artışa geçti.
Tarihi ve kültürel bağlarla sıkı sıkıya bağlı olduğumuz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) geçtiğimiz Pazar günü sonuçlanan cumhurbaşkanlığı seçimleri Ada’da yeni bir siyasi pencere açtı. Avrupa’nın desteğini alan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve Yunanistan ittifakının Türklere karşı düşmanca politikaları sebebiyle yarım asrı aşkın süredir süregelen Kıbrıs meselesi konusunda, yeni siyasi dönemde nasıl bir yol izleneceği merak ediliyor.
KKTC SEÇİMLERİ SÜRECİ
KKTC’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çekişmeli bir siyasi süreç yaşandı. Seçimin en iddialı adayları bir önceki cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile birlikte Başbakan Ersin Tatar’dı. Bu iki ismin yanı sıra Kıbrıs siyasetinin önemli aktörlerinden Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, KKTC kurucu lideri Rauf Denktaş’ın oğlu Serdar Denktaş ve Erhan Arıklı gibi isimler de cumhurbaşkanlığı için yarıştı. 11 Ekim’de gerçekleşen birinci tur seçimleri sonucunda en yüksek oyu alan Mustafa Akıncı ile Ersin Tatar’ın zirve mücadelesi 2.tura taşındı. 18 Ekim’de yapılan 2. tur oylaması sonucunda Ersin Tatar, KKTC’nin yeni cumhurbaşkanı seçildi.
‘ANA VATAN- YAVRU VATAN’
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Türkiye tarafında, sahiplenilmesinin temsili olarak ‘yavru vatan’ olarak addediliyor. Tarihi dini ve kültürel bağlarımızın yanı sıra stratejik olarak da Türkiye’nin Akdeniz’deki kuvvetli bir üssü konumunda olan KKTC, Türkiye’nin ayrılmaz bir parçası konumunda duruyor. Türkiye, uzun yıllardır uluslararası kamuoyunda KKTC’nin haklarını müdafaa etme gayretinde. Bu gayretlerin en kuvvetli göstergesi ise 1974 yılında Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın talimatıyla başlatılan Kıbrıs Barış Harekâtı’ydı. Büyük bir kahramanlık destanı olarak tarihe geçen Kıbrıs Barış Harekâtı sonucunda, Rum-Yunan zulmüne son verilerek Ada’daki Müslüman Türk varlığı pekiştirildi. Türkiye’yi bir ağabey olarak gören Kıbrıs halkı için ‘yavru vatan’ tabiri bir onur nişanesi olarak görülse de bir önceki cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bazı mülakatlarında yavru vatan tabirinden rahatsız olduklarını ifade ederek Türkiye’nin Kıbrıs’a çok fazla müdahil olduğuna dair eleştirilerde bulunmuştu. Yeni Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise anavatan mefhumunu benimseyen bir siyasetçi. Tatar döneminde Türkiye hükümeti ile KKTC hükümetinin daha uyumlu bir siyasi çizgide seyretmesi bekleniyor.
RUM HÜKÜMETİ SONUÇTAN MEMNUN OLMADI
KKTC’deki seçimler Rum tarafının da yakın takibindeydi. Gerek Rum hükümeti yetkililerinin gerekse Rum medyasının Tatar’ın seçilmesiyle ilgili beyanlarında kışkırtıcı ifadeler dikkat çekti. Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Yunanca ve Türkçe olarak yayınladığı Twitter mesajında ‘Yurttaşlarımızın Kıbrıs Türk toplumunun yeni lideri olarak Ersin Tatar’ı seçme kararına kesinlikle saygı duyulmaktadır’ diyerek Tatar’ı tebrik etti. Tatar’ın seçilmesi sonrasında açıklamalarına devam eden Anastasiadis, önümüzdeki hafta Ersin Tatar ile yapacağı görüşme öncesi sınırını aşan beyanlarda bulundu. Anastasiadis, Ersin Tatar’ın müzakere masasına, bugüne kadar ortaya koyduğu tezlerle gelmemesini söyledi. Anastasiadis ayrıca seçimden bir gün sonra 19 Ekim tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’e gönderdiği mektupta KKTC ile yeni bir müzakere sürecine başlamaları için Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmalarını durdurması gerektiğini ifade etti.
KKTC BASININDA SEÇİMİN YANSIMALARI
Ersin Tatar’ın seçilmesi KKTC basınında geniş yer buldu. Bazı gazeteler seçim sonuçlarını tarafsız bir dille duyururken, bazı gazeteler ise Ersin Tatar’ın kazanmasını övgü dolu ifadelerle duyurdu. Seçimin ertesi günü, ‘Tatar Saray’da’, ‘Seçimin galibi Tatar’, ‘Zafer Tatar’ın’, ‘ KKTC’nin 5.cumhurbaşkanı Ersin Tatar’, ‘Halk bir destan daha yazdı Ersin Tatar cumhurbaşkanı’, ‘En doğru karar Ersin Tatar” gibi başlıklar Kıbrıs gazetelerinin manşetlerinde yer aldı.
DÜNYA BASININDA İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM VURGUSU
KKTC’deki seçim sonuçları, dünyanın önde gelen basın kuruluşlarının manşetlerine de yansıdı. Birçok gazete, Ersin Tatar’ın seçilmesini ‘Erdoğan’ın desteklediği aday kazandı’ ifadesiyle öne çıkardı. Fransız AFP ajansı Tatar’ın Kıbrıs’ta iki devletli çözümden yana olduğunu, seçim süresince Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açık bir şekilde desteklenmesinin Ada’da tartışmalara yol açtığını savundu. İngiliz Reuters ajansı ise seçim sonucunun, Kıbrıs müzakerelerini ve Doğu Akdeniz’de Türkiye ile Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasında egemenlik tartışmaları da etkileyeceğini belirtti. Reuters ayrıca Tatar’ın rakibi olan bir önceki Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Ankara ile ilişkilerinde gergin olduğunu ve Ada’da birleşmeden yana olduğunu vurguladı.
KKTC SEÇİMLERİNİN RUM BASININDAKİ YANSIMALARI
Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ta yayın yapan ‘Knews.kathimerini’ , Ersin Tatar’ın seçilmesi sonrası Türkiye ve KKTC aleyhine yayınlara imza atmaya devam ediyor. Tatar’ın seçildikten sonra ilk röportajını Türkiye ajansına verdiğine ve ilk ziyaretini Ankara’ya yaptığına dikkat çeken gazete Ersin Tatar’ın “ Rumlar Türkleri asla eşit görmediler. Kıbrıslı Türkler artık yeni bir gelecek için ayağa kalkmalı” sözlerini öne çıkardı. Haberde; “ Kıbrıslı Rum siyasiler, federalist Mustafa Akıncı’ya karşı kazandığı zaferin öncesinde ve sonrasında Kıbrıs sorunuyla ilgili barış görüşmelerinde yeni zorlukların sinyalini veren Tatar’ın seçilmesi konusundaki endişelerini dile getiriyor. Lefkoşa ve BM yetkililerinin federal bir gündemle ilgili müzakereleri sürdürmeyi hedeflediğine dikkat çeken siyasi uzmanlar Tatar’ın seçilmesinin, yarım yüzyıl önce başladıklarından beri Kıbrıs görüşmelerinde bir paradigma değişikliği olduğu konusunda uyarıda bulunuyor. Söz konusu gazete, daha önce de Kapalı Maraş’ın açılması, Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon arama mücadelesine ilişkin provokatif yayınlara imza atmıştı.
TÜRKİYE İLE DAHA YAKIN İLİŞKİLER KURACAK
Bloomberg, KKTC seçimlerini, “Erdoğan’ın desteklediği aday Kuzey Kıbrıs’taki seçimi kazandı” başlığıyla duyurdu. Son olarak İngiltere merkezli Guardian gazetesi ise ‘sert bir sağcı’ olarak nitelediği Tatar’ın, Türkiye ile daha da yakın ilişkiler kurmak istediğine dikkat çekti. Guardian ilgili haberinde, “Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanıyan tek ülke olan Türkiye, milliyetçi adayın seçilebilmesi için hatırı sayılır gücünü kullandı. Bu aybaşında Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan yanına Tatar’ı alarak, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nin tepkisini çekme pahasına, kuzeydeki Maraş’ın bir kısmının açılacağını duyurmuştu” ifadeleriyle okurlarına ulaştırdı.
YUNAN BASININDA MÜZAKERELER SONA ERER ENDİŞESİ
“greece.greekreporter.com” adlı haber sitesinde ise, “Ersin Tatar’ın zaferi Kıbrıs’ta barış görüşmelerinin bitmesi anlamına mı geliyor? başlıklı yazı kaleme alındı. Ersin Tatar’ın kazanmasıyla birlikte Kıbrıs Barış görüşmelerinin geleceğini sorgulayan provokatif gazetenin makalesinde şu ifadelere yer verildi: “ Ersin Tatar’ın Kıbrıs’ın Türk işgali (!) altındaki kuzey kesimindeki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kazandığı zafer, analistlerin Kıbrıs hükümeti ile ilgili daha fazla gerginlik ve yeniden birleşme müzakerelerinin büyük olasılıkla sona ermesini öngörüyor.”
TATAR, ANKARA İLE YAKIN POLİTİKALAR YÜRÜTME TARAFTARI
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı, uzun yıllardır uluslararası ambargolara maruz kalan ülkelerinde siyasi istikrarın bir an önce sağlanmasını umuyor. Daha önceki yönetimler zamanında KKTC’nin bütün siyasi çerçevesi, Rum yönetimiyle yapılan müzakerelere yoğunlaşmış durumdaydı. Bu siyasi çerçeveye yeni dönemde, Rumlarla müzakereleri doğrudan etkileyecek olan Doğu Akdeniz meselesi de eklenmiş durumda. KKTC’de küçük bir kesim Rumlara çeşitli tavizler vermek koşuluyla Avrupa Birliği’ne girmekten yana. Mustafa Akıncı’yı ideal bir cumhurbaşkanı olarak gören bu kitle için, Ersin Tatar’ın cumhurbaşkanı seçilmesi pek de olumlu karşılanmadı. Elit kesimlerinin oyunu alan Mustafa Akıncı’nın tersine Ersin Tatar ise daha çok kırsal kesimlerdeki Anadolu göçmeni kitlelerin oyunu alarak cumhurbaşkanı seçildi. Ersin Tatar da Batı karşıtı bir siyasetçi değil ve KKTC’nin Avrupa ile ilişkilerinin iyi olmasından yana. Fakat Akıncı’ya nazaran Ankara’ya yakın politikalar yürütme taraftarı. Tatar’ın yeni siyasi süreçte Türkiye ile dirsek teması halinde olacağı ve birçok hamlesiyle Batı-Yunan ve Rum ittifakını kızdıracağı yorumları yapılıyor.
YUNAN-RUM İTTİFAKININ DOĞU AKDENİZ ENDİŞESİ
Tatar’ın Ankara ziyaretini değerlendiren Rum gazetesinde yayınlanan bir diğer makalede ise “Diplomatik kaynaklar, Ersin Tatar’ın Ankara ziyaretinin odak noktasının Doğu Akdeniz’deki gaz çalışmaları olduğunu teyit ediyor. Türkiye, yakın bir dönemde Türkiye ve Kıbrıs Türk liderliğinin katılacağı uluslararası bir enerji konferansı düzenlemeyi hedefliyor. Bu konferans gerçekleştirilinceye kadar, Türk tarafı, Kıbrıs Rum tarafı ve Atina üzerindeki baskı için her yeri tüketmeye hazır görünüyor. Kıbrıs ve Yunanistan ittifakının enerji konusundaki tutumundan ödün vermediğini ve manevra için çok az alan bıraktığını düşünen Ankara, Kıbrıs sorunundaki çıtayı yükseltiyor, baskısını yoğunlaştırıyor ve eski bölünme söylemine dönmeye hazır görünüyor” değerlendirmesine yer verildi.
İLK ZİYARET VE İLK RÖPORTAJ TÜRKİYE’YE
KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, seçimlerin tamamlanmasının ardından ilk röportajını Türkiye’nin resmi devlet ajansı olan Anadolu Ajansı’na verdi. Cumhurbaşkanı olduktan iki gün sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Ankara’yı ziyaret eden Tatar’ın bu iki hamlesi Rum tarafına bir mesaj olarak yorumlandı. Zira Rum basınında yayınlanan bir makalede, Ersin Tatar’ın Türkiye hamleleri eleştirilerek, Mustafa Akıncı dönemine nazaran çok daha zorlu bir müzakere sürecine girildiği belirtildi. Tatar gerek başbakanlığı, gerekse cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde Türkiye ile yakın ilişkiler geliştirmeyi tercih etti. Türkiye’de neredeyse her hafta bir resmi bir davette ya da sivil toplum kuruluşlarının programlarında boy gösteren Tatar’ın bir ayağı sürekli Türkiye’de oldu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.