Faize Halid Elvuheybi: Yardım edin ey Müslümanlar

Faize Halid Elvuheybi: Yardım edin ey Müslümanlar

Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Lübnan’a sığınan Suriyeli mülteciler, Arsal şehrindeki çadırlarda hayatlarını idame ettirmek için büyük çaba harcıyor.

Suriye’de 2011’de çıkan iç savaştan kaçarak Lübnan’ın doğusundaki Arsal şehrine sığınan yaklaşık 60 bin Suriyeli aile, içler acısı halde hayatta kalmaya çalışıyor. Çetin kış şartları, koronavirüs pandemisi ve ülkedeki ekonomik krizden dolayı oldukça zor günler geçiren mülteciler, çadırlarında yaşam mücadelesi veriyor. 6 bin 500 çadırda soğuk kış aylarını geçirmeye çalışan Suriyeli mülteciler, yağmur ve kara dayanmayan çadırlarda yaşıyor. Bölgedeki saha ekipleri bulunan İDDEF’ten, zor durumdaki mültecilerle ile alakalı bir açıklama yapıldı. 

Ağır kış şartları altında ezilen mülteciler, koronavirüs salgını ve Lübnan’daki ekonomik kriz nedeniyle derme çatma çadırlarında zor günler geçiriyor. İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu’ndan (İDDEF) yapılan açıklamada, mültecilerin acil yardıma ihtiyacı olduğu belirtildi. İDDEF aracılığı ile Müslümanlara seslenen iki yetim torununa bakan Faize Halid Elvuheybi, “Yardım edin ey Müslümanlar” dedi.

“SIĞINMACILAR EN TEMEL İHTİYAÇLARDAN YOKSUN”

İDDEF’ten yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen saha inceleme ekibi, “Arsal’daki çadırlarda insanlık dramı yaşanıyor. On binlerce Suriyeli aileye gıda, battaniye, yatak ve yakacaktan oluşan kış yardımına ihtiyaç duyuyor. Yokluk ve yoksulluğa Lübnan’daki Kovid-19 hastalığı ve ekonomik kriz de eklenince sığınmacı kardeşlerimiz hayatlarını idame ettiremiyor. Kış, mültecilerin naylon ve kartondan yapılmış çadırlarını yok ederek etkili oluyor. Mülteciler, bu kasvetli havada kendilerini yaşamın temel ihtiyaçlarından, ısıtmadan, yiyecekten ve hatta ilaçlara erişimden uzak buluyorlar” ifadelerini kullandı.

“KORONAVİRÜSTEN 30 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ”

Açıklamada, “Suriyeli mülteciler kurtuluş limanı olarak görüp sığındıkları Arsal’da soğuk ve yokluğun yanında dünyayı saran pandemiden de olumsuz etkilendi. İlk koronavirüs vakasının görülmesiyle hastalıkla da mücadele eden mülteci kardeşlerimizden ilk ayda 30 kişi hayatını kaybetti. Bünyanul El-Kalmun ve Mesakinu El-Kalmun kamplarında durum tehlikeli hale geldiği için her iki kamp Arsal yerel yönetimince giriş çıkışlara kapatıldı. Sadece yardım kuruluşları ve bazı devlet kurumlarının girebildiği kamplarda durum her geçen gün ciddileşti. Ölü sayısının her geçen gün arttığı kamplarda her gün bir kişinin hayatını kaybettiği belirlendi. Öyle ki birkaç yıl önce bölgede soğuktan donan insanlar ölürken, pandemi veya soğuktan kaynaklı böyle bir insanlık dramının tekrarlanmaması için bölgeye acil yardım çalışması yapılması gerekiyor” sözlerine yer verildi.

“BETON YAPILAR YIKILDI, ÇADIRDA YAŞAMAYA BAŞLADILAR”

Lübnan’ın betonarme yapıları yıkmasıyla Suriyeli sığınmacıların çadırlara mahkûm edildiği belirtilen açıklamada, “İç savaştan kaçarak Arsal’a gelen ve ilk zamanlar beton ev yaparak yaşama tutunan mültecilerin hayatı Lübnan’ın beton yapıları yıkması nedeniyle karardı. Çadırlara mahkûm edilen ailelerin yaşamı kış geldiğinde kâbusa dönüşüyor. Yoğun kar yağışı nedeniyle çadırlar çöküyor. Karın erimesiyle akan sular çadırları basıyor. Günlük temel besin malzemelerinin fiyatları çok pahalı ve en basit geçim kaynağı için yapılan günlük harcama 15 dolara tekabül ediyor. Et alamayan aileler bulgur, mercimek, pirinç ve yağ gibi temel ihtiyaçları karşılamaya çalışıyor. Kamplarda yaşayanların yüzde 80’i işsiz, kalan yüzde 20’si ise çok düşük ücretlerle basit işlerde çalışıyor. Buna karşın beton ev yapmalarına izin vermeyen Lübnan, savaş mağduru ailelerden 15 dolara denk gelen günlük çadır kirası alıyor. Birçok aile ise bu kirayı ödeyemiyor” denildi.

“YAĞIŞ OLDUĞUNDA SU OLDUĞU GİBİ ÇADIRA DOLUYOR”

İki torunuyla 7 yıldır çadırda yaşam mücadelesi veren Faize Halid Elvuheybi, en büyük ihtiyaçlarının gıda ve ısınma olduğunu söyleyerek, “Benim yaşım 53 ve iki yetim bana emanet. Torunlarımın yetiştirilmesiyle ben ilgileniyorum. Yaşamımız bu çadırda geçiyor. Onlar için gıdaya, giysiye, sobaya, yakacağa ve battaniyeye ihtiyacım var. En büyük arzum çadırımızın yenilenmesidir. Çünkü çok kötü durumda ve yağış olduğunda su olduğu gibi içeriye doluyor. Nereden para bulup ihtiyaçlarımı gidereceğim? Ben bu yetimlere bakabilmek ve ihtiyaçlarını karşılayabilmek istiyorum. Ay sonu geldi ve yer kirası için ödeme yapmamız gerekiyor. Bizler memlekette kışı severdik fakat şimdi kışın gelmesini istemiyoruz. Bizlere yardım edin ey Müslümanlar, iki yetimim var” dedi.

Kaynak: Milli Gazete

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.