Hindistan’ın kuzeyinde yer alan Himalayalar’dan buzul parçasının düşmesi nedeniyle Dhauliganga Nehri'in taştı. Nehir taşması sonucunda oluşan sel felaketi sırasında 26 kişi öldü, 170 kişiye ise ulaşılamadı. Uttarkand eyaletindeki Dhauliganga nehri üzerinde hidroelektrik santralinde çalışanlar o anları anlattı. 

Hidroelektirik santralinde 300 metre derinlikte bir tünelde çalışan 28 yaşındaki Kumar, hastane yatağından "Başaracağımızı düşünmedik. Aniden bir ses duyuldu… Bağırışlar oldu, dışarı çıkmamız söylendi. Biz ilk başta yangın olduğunu düşündük. Koşmaya başladık ama aniden su üzerimize geldi. Sanki bir film gibiydi." dedi.

Dört saat boyunca tüneldeki iskele çubuklarına sarıldıklarını, başlarını su ve moloz üzerinde tutarak hayatta kaldıklarını söyleyen Kumar, "Birbirimize 'ne olursa olsun, çubukları bırakmamalıyız' diyerek birbirimize moral verdik” diye konuştu.

Sel vadiden aşağı doğru ilerlerken, su tünelde çekilmeye başladı ve 1,5 metreden (4,9 fit) fazla moloz ve çamurla doldu.

Kumar, "Kaya enkazına tırmandık ve tünelin ağzına doğru zorla ilerledik" dedi.

Orada küçük bir açıklık buldular ama nereye gittiğinden emin değillerdi.

"Tek bildiğimiz biraz hava hissedebileceğimizdi."     

Sonunda, bir miktar ışığın geldiğini gördüler ve adamlardan biri telefon sinyali aldı ve yardım istedi. Kumar ve arkadaşları yüzeydeki küçük bir delikten çıkarılırken duygusal sahneler yaşandı.

Gün ışığını gördüklerinde neşeyle kollarını havaya kaldırdılar, yaralı olanlar doğrudan sedyelere kondu ve en yakın hastaneye götürüldü. Saatler süren sıkıntılarına rağmen, mucizevi bir şekilde küçük yaralanmalarla kurtuldular.

Raini köyünde yaşayan esnaf Ramesh Negi, pazar günü evinde otururken, gürültülü bir ses duydu ve büyük bir su dalgasının Çin sınırına giden bir köprüye çarptığını, köprüyü adeta süpürdüğünü gördü.

36 yaşındaki Negi, "Her yeri toz kapladı ve insanların çığlıkları korkunçtu" dedi.

Dhouli Ganga nehri yatağında sığırlarını dağ yamaçları boyunca otlatan çobanlar, aniden gelen selde kayboldu. 

Negi, "Çobanları uyarmaya çalıştık, ancak selde kayboldular. Onlara ne olduğunu bilmiyoruz." dedi.

Sel felaketinden kurtulan bir diğer kişi Mangra, hala uyuyamadığını söylüyor.

Mangra, "Sel felaketi sırasında gürleyen bir ses ve arkadaşlarımın "Koş, koş, koş!" diye bağırışını duydum" dedi. Mangra, köyünden altı arkadaşı ve mahsur kalan komşusu için dua etmeye devam ediyor.

Uzmanlar hidroelektrik inşa çalışmaları nedeniyle buzul parçasının kırıldığını düşünüyor. İnşaat halindeki iki santralden düzinelerce işçi kayboldu. Birçoğu tünellerde sıkışıp kaldı. Kurtarma ekipleri vadi boyunca sel, çamur ve enkaz altında aramalara devam ediyor.

Kaynak: Milli Gazete