“Suçluların iadesi anlaşması iptal edilmeli”

“Suçluların iadesi anlaşması iptal edilmeli”

Zalim Çin yönetiminin Doğu Türkistan’ın Gulca kentinde yaptığı katliamın üzerinden 24 sene geçti.

Çin yönetiminin 4 Şubat 1997’de ibadet eden Müslümanları gözaltına almasıyla başlayan olaylarda yüzlerce kişi şehit edilmiş, on binlerce insan tutuklanmıştı. Uluslararası Doğu Türkistan Teşkilatlar Birliği, zalim Çin yönetiminin gerçekleştirdiği Gulca katliamının yıldönümünde bir program düzenledi. Doğu Türkistan Maarif ve Dayanışma Derneği’nde gerçekleştirilen programda Doğu Türkistan İnsan Hakları İzleme Derneği Genel Sekreteri Nurettin İzbasar, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Yüzlerce insanı şehit eden, on binlerce insanı tutuklayarak Çin zindanlarında işkence eden Çin yönetiminin Gulca katliamının yıl dönümünde Uluslararası Doğu Türkistan Teşkilatlar Birliği bir program düzenledi. Doğu Türkistan Maarif ve Dayanışma Derneği’nde gerçekleştirilen açıklamalarda bulunan Doğu Türkistan İnsan Hakları İzleme Derneği Genel Sekreteri Nurettin İzbasar, “Çin ile Türkiye arasında imzalanan Suçluların İadesi Anlaşması’nın iptal edilmesini istiyoruz” dedi. 

“TUTUKLANANLAR DONARAK ŞEHİT OLDU”

Doğu Türkistan İnsan Hakları İzleme Derneği Genel Sekreteri Nurettin İzbasar, “4 Şubat 1997’de Doğu Türkistan’ın en önemli kültür merkezlerinden biri olan Gulca’da Ramazan ayının Kadir Gecesi’nde bir araya gelerek ibadet eden Doğu Türkistanlı kadınların bulundukları eve baskın yapan Çin polisi, burada bulunan kadınları gözaltına aldı. Gözaltında kadınlardan birkaçı şehit edildi. Haberi işiten yaklaşık 700-800 civarı genç, kadınların serbest bırakılması için Gulca hükümet binasının önüne doğru yürüyüş başlattı. Çinli polisler karşı şiddet kullanarak, rastgele ateş açtılar. Saldırılar sonucu onlarca kişi şehit edilirken çok sayıda kişi de tutuklandı. Tutuklanan gençlerden bazıları üzerlerine sıkılan soğuk suyun etkisiyle donarak şehit edildiler.” dedi.

“Anlaşmanın iptal edilmesini istiyoruz”

İzbasar, “ÇKP yönetimi Doğu Türkistan’ı adeta ölüm ülkesi haline dönüşmüştür. Kamplarda ve “Aile Olmak” ya da “İkiz Aile” projesiyle evlerde, her gün on binlerce kadın tecavüze uğrarken, Allah’a canlarını alsın diye dua etmektedirler.  Tüm insanlık, Türk dünyası, İslam dünyası bu soykırıma seyirci kalmakla yetinmeyip adeta Çin’in bu uygulamalarına yeşil ışık yakmaktadır. Son olarak 2017 Mayıs’ında imzalanan Suçluların İadesi Anlaşması’nın bir daha gündeme gelmemek üzere iptal edilmesini istiyoruz. Anlaşmanın yürürlüğe girmesinin toplama kamplarının Türkiye nezdinde meşrulaştırılması algısı oluşturması gibi tehlikeli bir sürece zemin hazırlaması ve Türkiye’de bulunan tüm Doğu Türkistanlıların anlaşma kapsamına sokulma tehlikesi bulunmaktadır.” şeklinde konuştu.

“BİNDEN FAZLA KİŞİ KURŞUNA DİZİLDİ”

İzbasar Gulca’da 5 bin, Doğu Türkistan genelinde ise 20 bin civarı masum insan tutuklandığını belirterek, 9 Aralık 1997’de binden fazla kişi mahkeme edilmeksizin kurşuna dizildiğini ve idamların 2000 yılına kadar devam ettiğini söyledi. İzbasar, “Katliamdan günümüze 24 sene geçti ama o katliam sahneleri Doğu Türkistanlıların kalbinde hala tazeliğini korumaktadır. Nitekim Gulca’dan sonra da nice katliamlar yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. 2008’de Kuça’da, 2009’da Urumçi’de 2013’de Kaşgar’da ve Turfan’da, 2014’de Yarkent’te, 2015’de Hoten’de ve Korla’da binlerce insan katledildi. Çin yönetimi katliamlara doymadı. 2017 senesinden itibaren Doğu Türkistanlıların tamamını yok etmek için devasa toplama kampları inşa edildi. 2020 senesi Eylül ayına kadar 8 milyondan fazla insan dönüşümlü olarak toplama kamplarına alındılar. Milyonlarca insan köle işçiler olarak pamuk tarlalarına, fabrikalara gönderildiler.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Milli Gazete

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.