Milletvekili Kaplan, Meclis Kürsüsünde yaptığı konuşmada TSK’ya mensup rütbelerin sorunlarına değinerek; “Sözleşmeli Erbaş ve Erlerimiz yol harcırahı alamıyor. Asgari geçim indirimi ve çocuk yardımı alamıyor. Kira yardımları yok. Refakat izinleri yok, mehil izinleri yok.  Sadece hafta sonu dışarı çıkabiliyorlar. Eş durumunda tayin hakları oldukça kısıtlı. Kıdem tazminatı ve emeklilik hakları yok. Derece ve kademe atlama şansları yok.  Gelelim 6000 sayılı kanun mağdurlarına. Bunlar Uzman Erbaşlardır. 6000 sayılı kanun mağdurları sivil memur olarak, en düşük memur statüsünden emekli ediliyor.  Uzman Erbaşlara kimlikleri verilmiyor, hakları yok. Askeriyenin sosyal tesislerine giremiyorlar. Uzman Çavuşlar ve Uzman Onbaşılar sözleşme ile görev yaptıklarından dolayı, herhangi bir kanun ve yönetmeliğe dayanmadan sözleşme fesihleri yapılıyor. Mesleki güvenceleri yok. Kadro hakları yok. Özlük hakları verilmiyor. Kıdem tazminat hakları yok. Görev yaparken almış oldukları kıdem işaretleri rütbeden sayılmıyor. Nöbet, tayin ve izin yönetmelikleri yok. Zor şartlarda görev yapan uzman çavuşlar, bir yıl içerisinde 90 gün hava değişimi aldığında sözleşmeleri fesih ediliyor. Uzman Çavuşlar ve Uzman Onbaşılar garnizonlarda ve üs bölgelerde ailelerinden uzakta görev yapıyorlar. Emekli olduklarında hak kaybına uğruyorlar. Geçiçi görevlendirmeleri hizmet sürelerinden sayılmıyor. Lojman kontenjanları çok düşük. Ordu evi ve kampları kullanamıyorlar. Sözleşmeli Subay ve Astsubaylar doğrudan kadroya alınmalıdır. 10 senesini doldurup, sicili düzgün olanlar tekrar sınava girmeden kadroya geçiş yapmalıdır. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin belkemiği olan Astsubaylarımızın görev tazminatı yok. Emekli olduklarında maaşlarının %49’u kadar maaş alabiliyorlar, geçim sıkıntısı yaşıyorlar. Orduevlerinde subay-astsubay ayrımı yapılıyor. Lojman sayıları yetersiz” dedi.

“ŞEHİT YAKINLARI VE DEPREMZEDELER İÇİN TOPLANAN PARALARA NE OLDU?”

Kaplan, kürsü konuşmasında Şehit yakınları ve depremzedeler için toplanan paraları sorarak; hala ne olduğunun açıklanmadığına dikkat çekti.   Öte yandan, 15 Temmuz şehit yakınları ve gazilerin haklarıyla, diğer şehit yakınları ve Gazilerin hakları arasında kabul edilemez farklar olduğunun altını çizerek “Şehit yakını ve gazilerimizin hiçbir ayrım olmaksızın tüm haklarının eşitlenmesi gerekmektedir” dedi.