Metin ÖZER
VATİKAN’DA NE OLDU, PAPAZLAR FETULLAH GÜLEN’İN İKİZİNİ NEREDE BULDU?
Vatikan Dinler Arası Diyalog birimi sorumlusu, Cizvit papazı Thomas Michel ve hem mason hem de Illuminati bağlantılıydı.
İki papaz, Cemaatin bazı güçlü adamlarının desteğiyle bugün FETÖ olarak bilinen örgütünün temelini attı.
Nurcuların Fırıncı hocasının "Bir Hırıstiyan nur talebesi “diyerek övgü yağdırdığı Thomas Michel, Vatikan’ın en karanlık adamlarından birisidir.
Bu papaz sadece Türkiye değil bütün İslam ülkelerinde zehir saçtı.
Vatikan’ın ana hedefi; özellikle Sünni memleketlerde İslam’ı bozmaktı.
O yıllarda bu Papazlarla ilgili öyle hikâyeler anlatıldı ki; cemaat üyeleri, Thomas Michel’in Nur talebesi olduğunu hatta imana bile geldiğine inanmaya başladı.
İmana geldiğini sandıkları papazların, dinler arası diyalog küfrü ile inananları nasıl imandan ettiğini etraflıca anlatacağım.
FETÖ’NÜN KURUCUSU THOMAS MİCHEL, DİNDE REFORMİST İBNİ TEYMİYE’NİN KİTABINI YAZDI
Bu Thomas Michel’i biraz daha yakından tanıtayım..
Thomas Michel, ABD'nin Missouri eyaletine bağlı St. Louis şehrinde 1941'de doğdu. 1967'de bir Katolik rahip olarak görev aldı.
İslam’da fitne çıkarmak için görevlendirildiği Mısır ve Lübnan'da Arapça ve İslami araştırmalar konusunda çalıştı.
Vatikan ajanlarının dinimiz bozmak için nasıl çalıştıklarını anlamanız için biraz daha ayrıntıya gireyim
Pakistanlı akademisyen Prof. Fazlur Rahman Malik, Vatikan’ın yetiştirip parlattığı isimlerden birisiydi.
İngiltere’de okurken Vatikan tarafından özel olarak yetiştirildi. Sonra Ülkesi Pakistan’a yollandı.
1962'de İngilizlerin yoğun baskısıyla Pakistan İslami Araştırmalar Enstitüsü’nün başına getirildi.
Pakistan’da dinde reform üzerine konuşmalar yapıp ve kitaplar yazınca, öldürülmesi için başına ödül konuldu.
Fazlur Rahman tıpkı Fetullah gibi Amerika’ya sürgün edildi.
1988 yılında da burada öldü.
Kendisi Pakistan’ın FETÖ’sü durumundaydı.
Fazlur Rahman, Pakistan’da Dinler Arası Diyalog projesinin temsilcisiydi, Tıpkı bizim Fetullah Gülen gibi.
Fazlur Rahman ile Fetullah Gülen adeta birbirinin ikizi gibiydi.
İkisinin de Dinler arası diyalog temsilcileri olmasının dışında, Hıristiyanlara bakışı da aynıydı.
Fazlur Rahman bir kitabında, “Hıristiyanların mazlumları Cennete gidecek” dedi.
Bu sözü bir yerden hatırlamışsınızdır.
Fetullah Gülen’de Hıristiyanların cennete gireceğini söylemişti. Hatta bizimki bir adım daha ileri gidip listesine Yahudileri de ekledi.
Fetullah Gülen bir videosunda; Ali-İmran Suresi’ni kafasına göre yorumlayarak, “Burada İslam dinine girip kurtulun. Demiyor. Allah’a inanan kurtulur” diyor” dedi.
Kısaca, “Kim Allah’a inanırsa din, iman kitap peygamber önemli değil cennetlik olur” dedi.
Fetullah’a göre, Budistler, ateşe tapanlar da cennetlik olur. İbadet falan mühim değil.
Onun için FETÖ’cü kadınların başını açtırdı. Subaylarına içki içirip zina yaptırttı.
Elemanlarına soruları çaldırıp, kul hakkına girdirdi.
Fetullah için günah bir fürûat çünkü.
Neyse meseleye dönelim.
Fazlur Rahman’da aynı ayeti Fetullah gibi yorumladı.
Fazlur Rahman’da tıpkı Fetullah gibi Kuran’dan kendi kafasına göre mana çıkartıp; “Hristiyanların mazlumları Cennete gidecek” dedi.
Başta kendi çocukları ve ona tâbi olanların çoğu, namazı ve camiyi bırakıp diyerek kiliseye gitmeye, ayinlere katılmaya başladı, Hatta papazların da takva sahibi olduklarını söyleyerek haç çıkarıp, vaftiz oldular.
Onlardan birisi de Fazlur Rahman’ın öz oğlu idi.
Babası oğluna niçin Hıristiyan olduğunu sorduğunda ibretlik bir cevap verdi;
- Baba, Hristiyanların da Cennete gideceğini söyleyen sen değil miydin? İftihar edersin diye din değiştirdim.
Cemaatinin papazı, FETÖ’nün kurucusu ve Fetullah’ın amiri Thomas Michel’in İslam âleminde FETÖ gibi örnek gösterdiği büyük din adamı(!) işte bu Fazlur Rahman’dı.
Fazlur Rahman’da bu papazın elinden geçti.
Vatikan’ın FETÖ tezgâhının birebir aynısı Pakistan’da sahnelendi.
Fazlur Rahman FETÖ’nün adeta bir ikiziydi.
İkisi de ülkelerinde Dinler arası Diyalog için çalıştı.
İkisi de Hıristiyanlar hakkında tek kelime kötü söz söylemedi.
İkisi de Hıristiyanların cennete gireceğini savundu
İkisi de Kur’an’ı bir Hıristiyan gibi yorumlayıp benzer sonuçlar çıkardı.
İkisinin de yazdıkları kitaplardaki fikirleri birbirinin aynı idi.
İkisi de ibadet yapmağı öncelikli görmedi.
İkisi de gerektiğinde günah işlemeye cevaz verdi. (kadınların başlarını açması, subayların kimliğini gizlemek için içki içmesi, iftira, hırsızlık ve yalan gibi yasakların çiğnenmesi)
Ve ikisinin de dostu olan papazlar aynıydı.
Ve ikisi de Amerika’ya kaçtı.
Allah aşkına!..
Bu kadar tesadüf olur mu?
Ben FETÖ’cülere hakikaten hayret ediyorum.
Bunları görüp okuduktan sonra Vatikan beslemesi ve CIA ajanı bu adamı hala nasıl haşa peygamber gibi görürler?
Fazlur Rahman’a da Fetullah Gülen’e de aynı sapkınlığı yaptıranın Vatikan olduğunu hala nasıl görmezler?
Fetullah ve Rahman asla yalnız değil.
Başka islam ülkelerinde de başka Fetullah Gülen’ler ve Fazlur Rahman’lar var.
Onlar da dinler arası diyaloğu savunuyor onlar da Hıristiyanların cennete gideceğini iddia ediyor.
Bu kadar benzerlik olur mu?
Olur, hem de bal gibi olur.
Bunların hepsi Vatikan’daki tornadan seri üretim olarak çıkartıldı.
O yüzden birbirinin ikizi gibiler.
Daha ne diyeyim bilmiyorum..
Thomas Michel, başka bir dinde reformist ve mezhepsiz olan İbn Teymiye üzerine bir doktora tezi hazırladı.
Doktora tezinin başlığı; Ibn Taymiyya's Al-Jawab al-Sahih: A Muslim Theologian's Response to Christianity [Bir Müslüman İlahiyatçının Hristiyanlığa Cevabı]. idi.
İşte Dinde reformist sapıklar birbirini nasıl buluyor? Görün..
Çünkü kaynakları aynı, merkezleri aynı,
Dini İslam, özellikle de Ehl-i Sünnet nasıl bir saldırı altında anlayın..
Thomas Michel, 1978-1981 yılları arasında Endonezya'daki Sanata Dharma Üniversitesi'nde öğretim üyeliği görevinde bulundu. Tabi ki İngilizlerin bastırmasıyla..
1981'de Vatikan'ın Dinler Arası Diyalog Konsülü ‘nün Asya Masası'na tayin edildi.
1988'de Vatikan'ın aynı departmanının bölüm başkanı oldu.
1998 yılında Fetullah Gülen’i Papa ile görüştüren ve el öptüren Thomas Michel’di.
Ziyaretin hemen tüm aşamalarında kendisine dönemin Türkiye Latin Katolik Episkopal Konferansı Genel Sekreteri Monsenyor Georges Marovitch’in (Nurcuların ikinci papazı) eşlik etmişti.
O gün ve bugün hiç kimse; Fetullah Gülen’in Papa ile ne, neden veya hangi sebeple görüştüğünü sorgulamadı.
Oysa bu görüşme Fetullah Gülen ve FETÖ için tarihi bir kırılma noktasıdır.
Papa ile görüşmede kendisine bir unvan ve berat verildi.
Tabi bunlarla birlikte bir de görev verildi.
O unvanın “KARDİNALLİK “olduğu mahkeme kayıtlarına da girdi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ'ye finansal destek sağlanmasına yönelik hazırlanan ve mahkemece kabul edilen iddianamede çarpıcı tespitler yer aldı.
İddianamede; Gülen'in 1998'de Vatikan'da görüştüğü Papa 2. Jean Paul tarafından "Gizli Kardinal" olarak atandığı bilgisi dikkat çekti.
İddianamede Gülen'in ABD'ye gitmeden yaklaşık bir yıl önce, 9 Şubat 1998'de Vatikan'da Papa 2. Jean Paul’la görüştüğüne dikkat çekildi.
Mahkeme dosyasında; "Papa 2. Jean Paul’un bu görüşmede yüz yıla yakın süredir kullanmadığı 'in pecture' uygulaması ile ismini açıklamadığı iki gizli kardinal atadı.” İfadesi yer aldı.
21 Şubat 1998'de resmiyet kazanarak yürürlüğe giren bu atamada Papalık hakkının kullanıldığı 'in pecture' teriminin anlamı 'Kilisenin bağrına bastığı gizli evladı' anlamına geldiği, aynı zamanda 'kendi ülkesinde kimliğini gizleyen başka dine mensup kişi' anlamını da barındırmaktadır" denildi.
Fetullah Gülen’in Türkiye Kardinalı unvanını da almasını Thomas Michel ve Georges Marovitch sağladı.
Türkiye’ye atanan iki gizli kardinalden birisi Fetullah Gülen idi.
Thomas Michel, 1994-1996 yılları arasında, merkezi Tayland'ın başşehri Bangkok'ta bulunan Asyalı Piskoposlar Konferansları Federasyonu'nun Ekümenik ve Dinler Arası İlişkiler Ofisi'nin (FABC-OEIA) genel sekreter yardımcısı olarak hizmet gördü.
Hâlihazırda Roma'daki Dinler Arası Diyalog İçin Cizvit Sekretaryasının genel sekreteri ve de Asyalı Piskoposlar Konferansları Federasyonu'nun ekümenik sekreteridir.
DEVAM EDECEK..