Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 3. toplantısında 2021 yılı için uygulanması düşünülen asgari ücrete ilişkin rakamlar belirmeye başladı. Milyonlarca işçiyi yakından ilgilendiren Asgari Ücret Tespit toplantısına TÜİK asgari ücret önerisini 2 bin 792.10 TL olarak sundu. TÜİK’in, asgari ücret önerisini uzmanlar milligazete.com.tr'ye değerlendirdi. Uzmanlar, “İşçi açlığa mahkum ediliyor” ifadelerini kullandı.

ASGARİ ÜCRETLİ İŞÇİ ÖLMEMEK İÇİN YAŞAYACAK

Asgari ücretin 2 bin 324 lira 70 olduğunu hatırlatan Mustafa İşcan, “TÜİK’in önersine baktığımızda yüzde 16-17 artış önerisinde bulunduğunu görüyoruz. Bu öneri işçinin beklentisini karşılamıyor. Asgari ücret bilindiği gibi bir kişinin geçimini sağlayabildiği ücret demektir. Ama bizim ülkemizde bir asgari ücret ile 4 kişilik 5 kişilik aileler geçinmektedir. Bugün baktığımızda asgari ücret sadece yemek masrafına anca yetmektedir. Diyanet’in 2020 yılı için uyguladığı fitre rakamı bir kişi için 27 TL’dir. Dört kişi için ise günlük yemek masrafı 108 TL’dir. 2021 yılı için fitre rakamı daha farklı olacaktır. Dört kişilik aile fitre rakamı üzerinden bir ayda 3 bin 240 TL giderinin olduğunu görmekteyiz. TÜİK’in önerisinin fitre rakamından da aşağıda olduğunu görüyoruz. 2 bin 792.10 TL günlük 92 TL’ye takabül ediyor. Bir kişi için yeterli olabilir ama 4 kişilik bir aile için yeterli değil. Barınma, giyim, hastane giderlerine yetmez. Asgari ücretli işçi sadece ölmemek için, gıda harcaması yapmasına yeterli olacak” diye konuştu.

VERGİ VE PRİMLER DÜŞERSE İŞÇİ KAZANACAK

TÜİK’in önerisinin komisyonda muhtemelen kabul edileceğini dile getiren Mustafa İşcan, “100-150 TL daha düşük olacaktır. Burada asıl iş hükümete düşmektedir. İşveren asgari ücretin yükselmesini istememektedir. Bunun temel sebebi ise asgari ücret yükseldikçe, işçi için ödenen SGK, vergi primleri de artmaktadır. Bu da ek maliyet demektir. Hükümet de elini taşın altına koymalıdır. İşverene asgari ücretli işçi çalıştırdığı için özel bir taviz, teşvik vermelidir. Asgari ücretten tamamen vergi kaldırılmalı ya da hiç olmazsa yüzde 50 düşmelidir. SGK primlerinde de indirim yaparsa işveren de işçinin ücretini arttırabilecektir. Böylelikle orta yol bulunacaktır, işçi kazanacaktır. Asgari ücretteki verginin yüksekliği ve SGK primlerinin yüksek olması işvereni kayıt dışına itiyor. İşçiye asgari ücretten yüksek maaş veriyor olsa da bu parayı kayıt dışı olarak elden vermektedir. Burada işverenin beklediği tavizler var. Asgari ücretten vergi ve prim düşerse daha iyi olacaktır” şeklinde konuştu.

TÜİK'İN ÖNERİSİ GIDA ENFLASYONUNUN ALTINDA KALDI

 Ekonmist-yazar İbrahim Kahveci TÜİK’in 2021 yılı için asgari ücret önerisini şu ifadelerle değerlendirdi:

Şu anda yıllık enflasyon yüzde 15,  gıda enflasyonu ise yüzde 21 olduğunu görüyoruz.

TÜİK, yapmış olduğu 2 bin 792.10 TL’lik asgari ücret önerisi, mevcut asgari ücretin yüzde 20 fazlasıdır.

TÜİK’in gıda enflasyonunu dikkate alarak bir öneri yaptığını görmekteyiz.

Bu öneri yıllık enflasyon üstünde gözüküyor ama gıda enflasyonunun altındadır.

Asgari ücret, bir ülkede gıda, giyim, sağlık gibi temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için geçinilebilecek en alt seviyedeki maaş demektir.

Türk-İş, dört kişilik bir aile için açlık sınırını Kasım ayı için 2 bin 516,67 TL olarak açıklamıştı.

Asgari ücretle geçinen vatandaşlarımızı en fazla etkileyen faktör gıda enflasyonudur.

Bugün pandemi dolayısıyla birçok vatandaşımız zaten asgari ücreti bile alamıyor.

İşsizlik gün geçtikçe yükseliyor. Sadece asgari ücret ile sorunlar düzelmiyor.

Asgari ücreti işveren veriyor. Hükümetin cebinden ne çıkıyor? 

Tahminlerim de zaten asgari ücretin 2 bin 800 TL'di.

Bu rakam açlığa mahkum bir çalışma düzenidir. Karın tokluğuna çalışmak demektir. Sadece karnını doyuracaksın başka bir şeyin olmayacak.

Kaynak: Milli Gazete