Cumhuriyeti ve kazanımlarını korumak en asli görevimizdir
"“Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin fertleri olarak cumhuriyeti ve kazanımlarını korumak en asli görevimizdir” diyen CHP Gaziantep Milletvekili Opr. Dr. Bayram Yılmazkaya, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle bir
Yılmazkaya mesajında, “Cumhuriyetimizin 97. yıl dönümünü kutlamanın gururunu yaşamakta olduğumuz bu günlerde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuran Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, ülkemizin gelişmesinde ve milletimizin çağdaşlaşmasında emeği geçen insanlarımıza şükranlarımı sunar, aziz vatan toprağı uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyorum” dedi.
"Parlamenter sistemler tek adam rejimlerinin önündeki fren sistemidir" diyen Yılmazkaya mesajında şu ifadelere yer verdi;
"Gazi Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyetin ilanı ile egemenliği kayıtsız şartsız millete vermiştir. 29 Ekim yorgun ve yoksul Anadolu halkına çağdaş uygarlık yolunun açıldığı, hakimiyetin saraydan alınıp halka verildiği en büyük bayramdır. Bir ulusun kuruluş ve kurtuluş mücadelesi ile kadın, erkek, genç, yaşlı herkes elindeki ile bağımsızlığı ve egemenliğini kazanmak için savaşmış ve ardından tüm dünyada emsali görülmemiş bir kahramanlık destanı yazmıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk cumhuriyeti şöyle tanımlamıştır; 'Cumhuriyet, imkân demektir. Cumhuriyet, yalnızca adıyla bile birey özgürlüğünü aşılayan sihirli bir aşıdır. Görülecektir ki, cumhuriyet imkânları olan her memleket, özgürlük davasında er geç başarılı olacaktır. Cumhuriyet, kendisine bağlı olanları en ileri aşamalara götüren imkânları verir. Bağımsızlık ve özgürlüğüne sahip olan milletler, ilerleme yolunda imkânlara sahip demektirler.” O halde cumhuriyet, her alanda ilerlemenin de en belirgin teminatıdır. Cumhuriyeti bu anlamıyla ve bu kapsamıyla anlamak gerekir. Cumhuriyet, korumamız ve ödün vermeden yaşatmamız gereken en değerli varlığımızdır.
Bizlere, parlak bir gelecek, onurlu bir yaşam, tam bağımsız, çağdaş ve ulusal bir devlet armağan edenlere sonsuz minnet borçluyuz.
Bu süreçte, ekonominin rekabet gücü yüksek bir yapıya kavuşturulması, toplumsal değerlerin yükseltilmesi, yurttaşların yaşam ölçütlerinin iyileştirilmesi, işsizlik, yoksulluk ve yolsuzluk gibi temel sorunlara kalıcı çözümler üretilmesi gerekmektedir.
Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin fertleri olarak cumhuriyeti ve kazanımlarını korumak en asli görevimizdir. Cumhuriyetimizin 97. yıl dönümünü kutlamanın gururunu yaşamakta olduğumuz bu günde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuran Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, ülkemizin gelişmesinde ve milletimizin çağdaşlaşmasında emeği geçen insanlarımıza şükranlarımı sunar, aziz vatan toprağı uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.