Babacan 'Çok ciddi değişim talebi var' diyerek o tarihi hatırlattı

DEVA Partisi lideri Babacan, katıldığı canlı yayında yalnızca saatlerin kaldığı 14 Mayıs seçimlerine ilişkin açıklamalarda bulunurken vatandaşlarda ciddi bir değişim talebi olduğunu söyledi.

DEVA Partisi lideri Babacan, katıldığı canlı yayında yalnızca saatlerin kaldığı 14 Mayıs seçimlerine ilişkin açıklamalarda bulunurken vatandaşlarda ciddi bir değişim talebi olduğunu söyledi. Babacan, "Bu seçimde de bütün illerde aynı havayı, iklimi görüyorum" ifadelerini kullanarak, "Ben bu havayı en son Kasım 2002 seçimlerinde görmüştüm" dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Habertürk TV’de gazeteciler Sena Alkan ile Fevzi Çakır’ın sorularını yanıtladı. Babacan'ın gündeminde sadece bir günün kaldığı 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Seçimleri vardı. Babacan, vatandaşlarda yoğun bir değişim talebinin olduğunu söyleyerek, bu tarz bir değişim havasını son olarak Kasım 2002 seçimlerinde gördüğünü ifade etti.

Babacan, partisinin milletvekili adaylarının CHP listesinden DEVA Partili olarak girdiklerini hatırlatırken, "Seçildikleri gün de DEVA Partisi milletvekili oluyorlar. 26 adayımız var. Tahminimiz 15 ile 22 arasında görülüyor" dedi.

14 Mayıs günü oluşturulacak olan seçim güvenliğini de değinen Babacan, 973 ilçenin 972’sinde Millet İttifakı olarak sandık görevlisinin olduğunu söyledi.

Babacan'ın cümlelerinin satırbaşları şu şekilde:

'BU HAVAYI KASIM 2002'DE GÖRMÜŞTÜM'

“Çok ciddi değişim talebi var. Ben bu havayı en son Kasım 2002 seçimlerinde görmüştüm. O seçimde büyük değişim gerçekleşmişti. Bu seçimde de bütün illerde aynı havayı, iklimi görüyorum.”

‘BOĞAZIMDAN 1 KURUŞ HARAM LOKMA GEÇMEDİ’

“Türkiye’nin neresine gidersem gideyim alnım ak, başım dik. 11 yıl Hazine’nin başında oldum. Çok şükür, boğazımdan 1 kuruş haram lokma geçmedi. Bunu AK Parti’ye gönül vermiş insanlar da çok iyi biliyor.”

‘HER TÜRLÜ SENARYO İÇİN TEDBİR ALMIŞ DURUMDAYIZ’

“(Seçim güvenliği) Bizde tedbir almış olmanın rahatlığı var. Karşımıza çıkacak her türlü senaryo için tedbir almış durumdayız. 600 bin kişilik insan kaynağıyla 190 bin sandığa sahip çıkacak bir networkü oluşturmuş durumdayız. 973 ilçenin 972’sinde Millet İttifakı olarak sandık görevlimiz var. Bir tanesinde de müşahitlerimiz var.”

‘ADAYLARIMIZ DEVA PARTİLİ OLARAK SEÇİME GİRİYOR’

“CHP listesinden seçime giren bizim milletvekili adaylarımız DEVA Partili olarak listeye giriyorlar. Seçildikleri gün de DEVA Partisi milletvekili oluyorlar. 26 adayımız var. Tahminimiz 15 ile 22 arasında görülüyor. En az 15'i seçilecek gibi görünüyor ama 22’ye kadar çıkabilir. Hepsi çok gayretli.”

‘BANT DARALTMASI GERÇEKLERİN ÖĞRENİLMESİNİ GECİKTİRİR’

“Bant daraltması sadece gerçeklerin öğrenilmesini geciktirir. Her bir sandıkta sandık görevlilerimiz ve müşahitlerimiz var. Türkiye genelinde sadece Millet İttifakı olarak sandık başına ortalama 3 kişi düşüyor.”

'PİYASALAR OLUMLU TEPKİ VERİYOR’

“Ekonomide enflasyonla mücadele birinci öncelik olmak zorunda. Buna odaklandığımız anda hemen güven oluşacak, Türkiye’nin risk primi hemen düşecek. Sayın Kılıçdaroğlu’nun ve Millet İttifakı’nın seçimi kazanma ihtimali yükseldikçe finansal piyasalar olumlu tepki veriyor. Bundan doğal bir şey yok. Partimizi kurduğumuzda, üç sene önce söylemiştim. ‘Bizim iktidarımızın ayak sesleri yaklaştıkça, ekonomik göstergeler düzelmeye başlayacak’ demiştim."

‘IMF’DEN DAHA BÜYÜK KAYNAKLAR VAR’

“IMF’in borcunun son taksitini ben ödedim. Tarih 14 Mayıs 2013. Bugün ‘IMF ihtiyaç olur mu?’ diye soruluyorsa, bu soruyu sorduranların utanması lazım. Ekonomi iyi yönetilse bu soru sorulur mu? IMF ülkelere bir akıl verir, bir de para verir. Kimse kusura bakmasın, Türkiye’nin insan kaynağı kapasitesi IMF’dekilerden çok daha kıymetli, çok daha zengin. Washington’da oturdukları yerden Türkiye ekonomisini ne kadar anlarlar? Mesela akılsa, bizde aklın çok daha fazlası var. Gelelim paraya… Dünyada IMF’nin kaynaklarından çok daha büyük kaynaklar var. Güveni oluşturduğumuzda, doğru işler yaptığımızda, düzgün bir ekonomi politikası ortaya koyduğumuzda, sapasağlam bir kadroyu göreve getirdiğimizde oluşacak güven dünyadaki kaynakları Türkiye'ye doğru akıtacaktır.”

'KOBİ’LERİMİZ DERİN BİR NEFES ALACAK’

“Merkez Bankası’nı bağımsız hale getireceğiz. Para Politikası Kurulu’nun tamamını düzgün insanlardan oluşturmamız gerekiyor. Bankaya ‘Sen bağımsızsın, bizden talimat bekleme. Birinci önceliğin; enflasyonla mücadeledir’ diyeceğiz. Türkiye çok hızlı bir şekilde yeniden istikrarlı, güçlü, dünyada da itibarı yüksek bir ülke olur. Pazartesi sabahı ticaret hayatı, sanayi hayatı, esnafımız, KOBİ’lerimiz derin bir nefes alacak.”