Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Niyazi Türkeli, Doğu Anadolu Bölgesi'nin deprem riski altında olduğunu bildirdi. Doğu Anadolu Bölgesi'nden Kuzey ve Doğu Anadolu fay hatlarının geçtiğini hatırlatan Prof. Dr. Türkeli, "Doğu Anadolu Bölgesi büyük deprem olma potansiyeline sahip, yapılaşmada da yeterince denetim yok" dedi. 1998 yılında bölgede arazi çalışmalarına başladıkların ve dış destekle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerini kapsayan bölgeye, merkez Erzurum ve Diyarbakır olmak üzere 29 alet yerleştirdiklerini anlatan Prof. Dr. Türkeli, aletlerle yer kabuğunu incelediklerini ve alınan verileri değerlendirdiklerini ifade etti. Alınan bilimsel verilerin eylül ayında dünyanın sayılı bilim adamlarının katılacağı bir panelde masaya yatıracaklarını söyleyen Prof. Dr. Niyazi Türkeli, "Yaptığımız bilimsel çalışma ile veri tabanını bizlerden sonrakilere sunalım istedik. Çünkü Marmara depreminden sonra bizler de böyle bir çalışmanın eksikliğini hissettik. Bilimsel çalışmamızı ortaya çıkarabilmek için bölgede, 57 bin kilometre yol kat ettik. Çalışmamız eylül ayında, bilim dünyasının büyük isimlerinin katılacağı ve Erzurum'da düzenlenecek olan bir panelde masaya yatırılacak" diye konuştu. Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyetinde basın mensuplarının sorularını cevaplandıran yerbilimci Prof. Dr. Niyazi Türkeli, Doğu Anadolu Bölgesi'nden Kuzey Anadolu ile Doğu Anadolu fay hatlarının geçtiğini, bu nedenle bölgenin depremin ateşleyici noktası olduğunu vurguladı. Bölgede gelecekte deprem olacağına dair belgeler olduğunu söyleyen Prof. Türkeli, şöyle konuştu: "Fay hatlarının çıkış noktası Doğu Anadolu Bölgesi. Bu nedenle bölgeye mafsal nokta gözü ile bakabiliriz. Tarihe bakarsak bölgede büyük depremlerin olduğunu görürüz. Olacak depremin şiddeti konusunda ise bir şey söylemek yanlış olur. Artık Türkiye depremsellik olarak çok daha iyi izleniyor. Olacak büyük bir depremde Marmara depreminde yaşanan veri sıkıntılarını yaşamayacağız. Marmara depreminden sonra bütün gözler o bölgeye odaklandı. Ancak bu bölgenin deprem riskinin o bölgeden daha az olduğu zannedilmesin. Çünkü bölge büyük deprem olma potansiyeline sahip." Marmara depreminden sonra bilim dünyasında yaşanan çok sesliliğin bilimin doğasında olduğunu anlatan Prof. Türkeli, "Ancak bazı düşüncelerin bilim süzgecinden geçirilmesi gerekmektedir. Düşüncelerini bilim süzgecinden geçirmeden konuşan arkadaşlarımız da var. Bu arkadaşlar önce düşüncelerini bilim süzgecinden geçirmelerini tavsiye ederim" şeklinde konuştu.

• 10.4.2002 13:48

Kaynak: Haber vitrini