Avrupa Birliği, işyerinde cinsel tacize karşı etkili mücadele kararı aldı. Komisyonun bugün Brüksel'de açıkladığı karar, büro ya da fabrikada, kısaca tüm işyerlerinde cinsel tacize maruz kalanlara sınırsız tazminat isteme hakkı getiriyor. 2005 yılında yürürlüğe girecek bu karar için, üye ülkelerin iç hukukunun değiştirilmesi gerektiği bildirildi. Avrupa Birliği Komisyonu'nun hedefi, cinsel tacize uğrayanların en azından maddi tazminat almalarını sağlamak, ama aynı zamanda kamuoyunda bu konudaki bilinci yükseltmek. İş yaşamında kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasının, AB'nin temel ilkeleri arasında olduğu bildirildi. AB, daha adı Ortak Pazar iken "eşit işe eşit ücret" ilkesini yaşama geçirmeyi hedeflerken, bu, feministlerden devralınmış bir slogandan çok, kadınlara düşük ücret verilmesinin yaratacağı haksız rekabet endişesi ile kabul edilmiş bir ilke olarak nitelendiriliyordu. İSPAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ KARŞI TARAFA GEÇTİ Avrupa Adalet Konseyi, daha sonra bu ilkenin iş yaşamının tüm alanlarına uygulanmasını kararlaştırdı. Avrupa Birliği Komisyonu bir adım daha atarak, Amsterdam Anlaşması'nda yer alan bir ilkeyi yaşama geçiriyor. Her alanda eşitlik, sadece kadınlara değil, erkeklere de avantaj sağlayacak. Avrupa Birliği Komisyonu, cinsel tacize uğrayan kişiye bunu ispat etme zorunluluğu getirmiyor, aksinin ispat edilmesini istiyor. Cinsel taciz konusunda açılacak davada suçlanan taraf suçsuzluğunu ispat etmek zorunda kalacak. Bugüne kadar, cinsel tacize uğrayan, bu haksızlığı ispat etmekle yükümlüydü ve genellikle ispatın zorluğu yüzünden bu tür davalardan vazgeçiliyordu. Avrupa Birliği Komisyonu, şimdi ispat yükümlülüğünü karşı tarafa veriyor. İŞVERENLER KARARDAN MEMNUN DEĞİL İşverenlerin, bu durumdan memnun olmadığı bildirildi. İşveren birlikleri, özellikle işten çıkarmalarda bu tür suçlamalarla karşılaşılabileceğini ve ispat yükümlülüğünün işverene kalacağını belirtti. Avrupa Birliği Komisyonu bu kararı almadan önce cinsel tacizin ne anlama geldiğini tartıştı ve ortak bir tanım üzerinde anlaşıldı. Buna göre, "cinsellik içeren, sözlü dahil, her türlü sataşma, insan onurunu kırıcı, kişiyi korkutmaya, sindirmeye yönelik her türlü davranış" cinsel taciz olarak nitelendirilecek. AB Komisyonu'nun sosyal işlerden sorumlu üyesi Anna Diamantopolou, cinsel taciz konusunda ortak bir tanımda anlaşılmasını ve bunun olası davalara temel oluşturmasını çok önemli bulduğunu belirtti. AB üyesi ülkelerin bazılarında bu konuda hiç bir yasa bulunmazken, Avrupa'da çalışan kadınların yarısının iş yaşamında en az bir kez cinsel tacizle karşı karşıya kaldığı bildirildi. Avrupa Birliği'nin bu yeni girişimi ile iş yaşamında kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasında önemli bir adım daha atılmış olacak. Avrupa Birliği Komisyonu, kararında, kadınların Avrupa'nın ekonomik gelişmesi ve rekabet gücü açısından önemini de vurguluyor.

• 23.4.2002 23:58

Kaynak: Haber Vitrini